Çamaşır deterjanları hâlihazırda mevcut olmasaydı sizce çamaşırları nasıl yıkardık? Hayal etmesi bile can sıkıcı öyle değil mi?
Gelin, çamaşır deterjanının ne zamandan beri hayatımızda olduğuna bakalım.
Dünya’nın ilk çamaşır tozu, 20. yüzyılda Almanya’da icat edilmiştir.
Herman Giessler ve Herman Bauer isimli iki profesör, sıradan sabunu oksijen açısından zengin bir tuzla karıştırmıştır. Bu karışım suda çözüldüğünde de giysilere zarar vermeden lekeleri çıkaran oksijenin açığa çıktığını görmüştür.
Perborat ve silikat bileşenlerinden oluşan bu çamaşır tozuna, Persil ismi verilmiştir. 20. yüzyıla kadar insanlar, çamaşırlarını kalıp sabunla yıkarlardı. Bu yeni çamaşır tozu, insanların alışık olduğundan farklıydı ve popüler olması biraz zaman aldı.
Persil, I. Dünya Savaşı’ndan önce 140 gramlık küçük paketlerde satılırdı.
Bu Persil sabunun kullanılmadan önce macun hâline getirilmesi gerekiyordu ve yalnızca üstten açılan basit çamaşır makinelerinde kullanılabilirdi. Ayrıca o zamanlar insanlar, çamaşırlarını haftada bir yıkardı ve maddi yetersizlikler sebebiyle genellikle 1 paket satın alınabilirdi.
Şimdilerin Unilever şirketi, 1919’da Persil’i satın aldı ve ürünü İngiltere’ye tedarik etti. Bu çamaşır tozu, muhteşem oksijen yıkayıcı olarak tanıtıldı. Reklam ve ambalaj da ürünün, beyaz çamaşırlarda olan etkisini vurguladı.
1939’da ise kullanılmadan önce macun hâline getirilmesi gerekmeyen yeni bir Persil piyasaya sürüldü ve yıllar geçtikçe bu çamaşır tozu sürekli olarak gelişmeye devam etti. Böylece çamaşır deterjanları daha da çeşitlendi ve herkesin evinde kendine yer buldu.